Yazılım Dünyasında Neden Çok Sayıda Dil Var? Birkaç Tanesiyle Her İş Yapılamaz mı?
Gelişen teknolojiyle birlikte her geçen gün önü daha da açılan ve yazılım çevresinde dönen meslekler, başta sundukları yüksek maddi getirilerle yazılıma ilgisi olan ve olmayan çok sayıda kişinin ilgisini çekiyor. Bu bağlamda her yaştan yazılım öğrenmek isteyen kişileri görüyoruz.
Gelişen teknolojiyle birlikte her geçen gün önü daha da açılan ve yazılım çevresinde dönen meslekler, başta sundukları yüksek maddi getirilerle yazılıma ilgisi olan ve olmayan çok sayıda kişinin ilgisini çekiyor. Bu bağlamda her yaştan yazılım öğrenmek isteyen kişileri görüyoruz.
Bu elbette oldukça iyi bir durum. Fakat bu kişiler, özellikle de yazılıma ilgisi olmayanlar bu alana adım attıklarında çok sayıda programlama diliyle karşı karşıya kalıyor ve bu da onları sonu gelmez bir kafa karışıklığına sürüklüyor. Bu manzara karşısında akıllarında canlanan soru ise şu: Neden bu kadar çok yazılım dili yerine her işi görebilecek kapasitede olan bir tanesini kullanmıyoruz?
Öncelikle programlama dili sayısının artmasının temel sebebi ihtiyaç. Teknoloji, her geçen gün daha da gelişiyor ve bu bağlamda şirketlerin buna uyum sağlaması, dijital ürünlerini buna göre devam ettirmesi gerekiyor. Elimizde çok fazla yazılım dili olmasına rağmen düşük ihtimalli bir senaryoda da olsa belli bir iş için gerekli araçları elde edemeyebiliriz.
Bu da bizi o işi görecek yeni araçlar oluşturmaya iter. Temelde tüm dilleri alıp ikonik “Hello World” komutunu farklı şekillerde de olsa girebilirsiniz. Tıpkı araba, bisiklet, uçak ve trenle bir yerden başka bir yere gidebilmeniz gibi. Fakat iş hangi araca ihtiyacınız olduğu konusuna geldiğinde burada belirli çizgiler çekiliyor.
Tıpkı web sitesi üzerinde çalışmak için C++ yerine daha çok Javascript veya Python’un tercih edilmesi gibi. C++ da işinizi görebilir fakat dediğimiz gibi bu, araba varken bisikletle uzun yol yapmaya benzer. Ama kimilerinin de bu hoşuna gider ve sürekli bisikleti, yani konumuz çerçevesinde C++ dilini tercih eder. Burada işler biraz da kişisel boyuta geçer.
Kimileri Ferrari’nin hızını, kimileri Tesla’nın sadeliğini ve akıcılığını, kimileri de Mustang’in sesini sever ve bunlar böyle devam eder. İşi kişisel boyuta geçiren şey de bu. Sizin için daha basit olan veya kullanmaktan keyif aldığınız bir dil varsa, araba örneklerinde olduğu gibi onu tercih edersiniz.
Bu yüzden iki oyunun farklı şekillerde geliştirildiğini görürüz. Stüdyolar geliştirdikleri oyunun ihtiyaçlarına göre farklı diller tercih eder ve günün sonunda bu stüdyoları takip eden farklı stüdyolar da kendilerine uygun olan yolları izleyince “oyun geliştirme için en yaygın kullanılan diller” listesini görürsünüz. Fakat bu listelerdeki dillerin oyun geliştirme için şart olmadığını, kullanılacak dilin oyunun ihtiyacına göre değiştiğini belirtelim.
Oyunlar ve arabalar üzerinden bahsettiğimiz durum internet sitesi tasarlarken de, mobil uygulama yaparken de ve diğer senaryolarda da geçerli. iOS için uygulama geliştiriyorsanız ayrı, Android için uygulama geliştiriyorsanız ayrı araçlarınız olur. Hepsi amaca göre şekilleniyor ve bu yüzden çok sayıda programlama diline sahibiz. Şimdi 5 yaşındaki birinin anlayacağı şekilde sadece 2 görselle anlattıklarımızın üstünden geçelim.
Kaynak webtekno.com
Klavye Hızlı Yazma Yarışmalarında Neden Hep Türkler Birinci Oluyor?
Bu yarışmalar, merkezi İtalya'da bulunan, Uluslararası Bilgi İşlem Federasyonu(INTERSTENO) tarafından iki yılda bir çeşitli ülkelerde Dünya Bilgisayar Şampiyonaları adı altında düzenleniyor. Futbolda Brezilya neyse bu yarışmada da Türkiye o!
Orkun Işıtmakın "500 Kilogram Et Yeme Yarışması", Sosyal Medyada Gündem Oldu
YouTube Türkiye’nin en popüler isimlerinden Orkun Işıtmak, 31 Ocak’ta yayınladığı “500 kg et döner yeme yarışması” videosuyla sosyal medyada gündem oldu. Fakat gündemi oluşturan videonun kendisi değil, videoya verilen bir tepkiydi.
Appleın Uygun Fiyatlı Vision Prosu, Beklenenden Daha Pahalı Olabilir (Daha İlkini Denememiştik)
Dünyaca ünlü teknoloji devi Apple, haziran ayında WWDC etkinliğinde heyecan verici ürünler tanıtmıştı. Bunlardan biri de sanal gerçeklik gözlüğü olan Vision Pro olmuştu. Uzun zamandır konuşulan ve tanıtıldıktan sonra kullanıcılarda büyük merak uyandıran sanal gerçeklik gözlüğü, fiyatıyla birçok kullanıcının tepkisini çekti.
10 Milyar Dolarlık James Webb Uzay Teleskobuna Daha İlk Keşfini Yapamadan Meteor Çarptı (Artık Çıtır Hasarlı)
Uzay her ne kadar aklımızın almadığı kadar büyük olsa da bu sonsuzluk içinde çok küçük bir yer kaplayan uzay araçlarımız, çeşitli tehlikelerle karşı karşıya kalabiliyor. İrili ufaklı göktaşları da bu tehlikelerin en olası arasında yer alıyor. İşte geçtiğimiz günlerde bu tehlikeyi yeniden dünyaya gösteren bir olay yaşandı.
Realme GT 2 Pronun Piyasaya Çıkmasına Günler Kaldı: İşte Öne Çıkan Özellikleri
Oppo’nun alt markası olarak kurulan akıllı telefon üretici şirket Realme, yeni bir amiral gemisini tanıtmak için gün sayıyor. Realme’nin başkan yardımcısı ve küresel pazarlama başkanı Xu Qi, Realme GT 2 Pro hakkında bazı ayrıntıları açıkladı.