Dünyanın En Popüler Sosyal Medya Platformlarından Birinin Mucidi Kevin Systrom Kimdir, Instagramı Nasıl Kurdu?
Influencer’ların, markaların, vloggerların, küçük ya da büyük ölçekli şirketlerin, arkadaşlarımızın, artık herkesin evi… Tabii ki geçtiğimiz yıl dünya genelinde en fazla kullanılan sosyal medya olan Instagram’dan bahsediyoruz. Peki bazılarımızın her gün saatlerini harcadığı, bazılarımızın attığı story’lerin birikip birikip ekranda karınca kadar kaldığı, bazılarımızın internetten alışveriş alışkanlığının merkezi haline gelen Instagram'ın kurucusu kimdir ve hikayesi nedir acaba? Gelin Instagram’ın kurucusu Kevin Systrom’un Instagram’ı kurma macerasına ve hayatına göz atalım.
Influencer’ların, markaların, vloggerların, küçük ya da büyük ölçekli şirketlerin, arkadaşlarımızın, artık herkesin evi… Tabii ki geçtiğimiz yıl dünya genelinde en fazla kullanılan sosyal medya olan Instagram’dan bahsediyoruz. Peki bazılarımızın her gün saatlerini harcadığı, bazılarımızın attığı story’lerin birikip birikip ekranda karınca kadar kaldığı, bazılarımızın internetten alışveriş alışkanlığının merkezi haline gelen Instagram'ın kurucusu kimdir ve hikayesi nedir acaba? Gelin Instagram’ın kurucusu Kevin Systrom’un Instagram’ı kurma macerasına ve hayatına göz atalım.
Kevin Systrom, 30 Aralık 1983’te ABD’nin Massachusetts eyaletinde dünyaya geldi. Babası insan kaynakları müdürü, annesi ise teknoloji sektöründe çalışıyordu. O dönemlerde doğan birçok çocuk gibi Kevin Systrom da video oyunlarına çok meraklıydı. Hatta Doom 2 oynarken oyunun farklı seviyelerini bile geliştirmeyi başarmıştı. Çocukluğunda gelişen oyun ilgisi sayesinde gençliğinde programlamaya merak salıp eğitim hayatında da bu yönde ilerledi. Parlak bir öğrenci olduğu için teknoloji alanında ilerlemesine vesile olan bir burs kazandı.
Acaba Kevin Systrom neden Instagram’ı yarattı? Yani neden yazı ya da başka bir şey paylaşmak üzerine bir sosyal medya değil de görsel üzerine bir sosyal medya yarattı? Sebebi Systrom’un fotoğraf sevgisi. Üniversite yıllarında merak saldığı fotoğrafçılık uğraşı için arkadaşlarının çektiği fotoğrafları paylaşabilecekleri bir site hazırladı. Hatta fotoğrafçılık okumak için üçüncü sınıftayken bir dönem Floransa’ya gitti. Kevin Systrom Floransa’da geçirdiği süre zarfında Instagram’ı belirleyen estetik anlayışını kazanmaya başladı. Üniversitedeki hocalarından birinin sayesinde Holga adlı ucuzca olan kamerayla tanıştı. Böylece vintage havasında fotoğraflar çekmeye başladı.
Lisans eğitimini yönetim bilimi ve mühendislik alanında tamamlayan ve o esnada fotoğrafçılık merakı iyice derinleşen Kevin Systrom, üniversiteyi bitirmeden önce Odeo adlı bir podcast şirketinde staj yapmıştı. O dönemde Twitter’ın kurucusu olan Jack Dorsey de Odeo’da çalışıyordu. İkili burada yakın arkadaş oldular. Kevin Systrom 2004’te hâlâ üniversitedeyken Mark Zuckerberg gelip Facebook’ta çalışması için teklifte bulundu. Ancak Systrom teklifi geri çevirdi. 2011’de verdiği bir röportajda Kevin Systrom “Şimdi dönüp baktığımda Facebook’u geri çevirdiğim için pişmanım. Facebook’un yıllar içindeki gelişiminin bir parçası olmak isterdim.” demişti.
Mezun olduktan sonra Google’dan iş teklifi alan Kevin Systrom, şirketteki ilk iki yılında Gmail’in ve Google Takvim’in pazarlamasıyla ilgilendi. Daha sonra Google’ın birleşmeler ve satın almalar bölümüne geçti. Google’da üç yıl çalıştıktan sonra Kevin Systrom Google’dan ayrılarak seyahat tavsiye girişimi olan Nextstop adlı şirkete geçti.
Nextstop’ta çalışırken interneti kasıp kavuracak yeni bir sosyal medya fikrinin temellerini kafasında şekillenmeye başlamıştı. Başlangıçta çalışma arkadaşlarından Mike Krieger ile birlikte ‘Burbn’ adını verdikleri bir uygulama çıkardılar. Burbn, konum temelli sosyal ağ ve fotoğraf paylaşma uygulamasıydı. Uygulama ilk aşamalarda olmasına rağmen risk sermayedarı Steve Anderson, Burbn’a 250 bin dolar yatırım yapmaya karar verdi. Yine o sıralar Marc Andreessen ve Ben Horowitz de girişime 250 bin dolar yatırım yaptı.
Bir süre sonra Kevin Systrom, yine kendisi gibi Stanford mezunu olan Mike Krieger’i Burbn projesine dahil etti. Mike Krieger o sıralarda kendi geliştirdiği Meebo adlı uygulama üzerinde çalışıyordu.
Burbn’daki özelliklerin çoğunu eleyerek sadece fotoğraf paylaşma kısmına odaklanan ikili, artık bugün bildiğimiz anlamda Instagram’ı kurma yoluna girmiş oldu. “Hah işte bu” noktası ise Kevin Systrom’un o zamanlar sevgilisi, şimdi eşi olan Nicole ile birlikte deniz kenarında olduğu bir gün yaşandı. Systrom geçtimiz yıllarda verdiği bir röportajda o anı şöyle açıklıyor:
Kaynak webtekno.com
iPhone Fiyatına Satılan Akıllı Saat Apple Watch Ultra, Sağlamlık Testine Girdi (Harbiden Sağlammış)
Teknolojik aletleri parçalaması, bizim kadar olmasa da sağlamlık testi yapması ve incelemesiyle tanınan ünlü YouTuber JerryRigEverything, bu kez karşımıza Apple’ın son giyilebilir teknoloji ürünü Apple Watch Ultra ile karşımıza çıkıyor.
Rusyanın En Büyük Telefon Üreticisi BQnun Android Sertifikası İptal Edildi: Huaweinin İşletim Sistemi Kullanılacak
Google, Rusya’ya ambargo uygulayan şirketler arasında yer alan en büyük isimlerden biri. Geçtiğimiz günlerde Rusya’nın Google platformlarından para kazanmasının yasaklanmasının ardından Google Cloud’a ülkeden müşteri kabul edilmeyeceğini açıklayan şirket, bu defa da farklı bir yaptırımla gündemde.
Apple iPhone 14 Plus Satışlarından Memnun Değil: iPhone 15 Plus’ta Ciddi Değişimler Olabilir
Geçtiğimiz aylarda iPhone 14 ailesini tanıtan Apple, bu yıl iPhone 14, 14 Plus, 14 Pro ve 14 Pro Max olmak üzere 4 model duyurmuştu. Ailenin en güçlü 2 üyesi olan iPhone 14 Pro ve Pro Max tahmin edilen satış rakamlarını aşmış ve ailenin en zayıf üyesi iPhone 14’ün satışları da beklenilen seviyede ilerlemişti.
Appleın VR Setinin Yakında Gelebileceğine Dair Yeni İpuçları: Ticari Marka Başvurusunda Bulunuldu
Gelecekte dijital evrenlerin yaygınlaşmasının beklenmesi, sanal gerçeklik teknolojilerinin hızla yayılmasına neden oluyor. Son zamanlarda dünyanın en büyük şirketlerinden olan Apple’ın da bu konuda bir hamle yapacağı konuşuluyordu.
Artık Androidden Windows Bilgisayara Kablosuz Dosya Transferi Yapılabiliyor!
Akıllı telefonlar ve bilgisayarlar arasındaki dosya transferi, kendinizi doğrudan bir markaya adamamışsanız halen büyük bir uğraş olmayı sürdürüyor. Apple ve Huawei’nin ekosistemleri dosya transferini cihazları birbirine eşitleyerek çözerken, Google da Android için bu dünyaya atılmıştı.