Webhocam

Apple, 2007'de Steve Jobs tarafından "One more thing" diyerek tanıtılan ve süregelen yıllarda büyük bir devrimsel dönüşüme yol açan iPhone'dan beri en yenilikçi ürününü tanıttı. Evet, Apple'ın karma gerçeklik gözlüğü Vision Pro'dan bahsediyoruz. WWDC'de tanıtılan Vision Pro, gerçeklik ile sanal dünyayı bir araya getirmeyi başarıyor. 

Apple Vision Pro'yla ilgili lansmanda tanıtılanlar o kadar etkileyiciydi ki hepimiz teknolojinin geleceği noktayla ilgili hayaller kurmaya başladık. Bundan 3 yıl sonraki yeni hayat normallerimizi düşündük. Biraz oturup düşündüğümüzde ise aslında her şeyin de mükemmel olamayacağı kanısı oturmaya başladı. Apple, bu yeni gözlükle ilgili hep güzel şeyler söyledi, ancak söylemediği bazı şeyler de var. Şimdi bu gözlük hakkında söylenmeyen şeylere bakacağız.

Öncelikle Apple Vision Pro, bir sanal gerçeklik gözlüğünden ziyade artırılmış gerçeklik gözlüğüne daha yakın bir teknoloji. Çevrenizden tamamen kopup sadece ekrana baktığınız sanal gerçeklik gözlüklerine göre gözleriniz için daha sağlıklı bir gözlük olduğunu öngörebiliriz. Ancak Apple'ın lansmanda Vision Pro'nun göz sağlığına etkisiyle ilgili bir açıklama yapmadığını gördük. 

Bu tarz sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik gözlüklerinde özellikle uzun kullanımlarda göz yorgunluğu, göz tansiyonu gibi sorunlar görüldüğünü biliyoruz. Apple Vision Pro'yu da kullanırken göz sağlığımıza dikkat edilmesi büyük önem arz ediyor.

Apple'ın karma gerçeklik gözlüğü Vision Pro'nun çıkışına hala uzun bir zaman var. Bu süreçte elbette yeni açıklamalar gelecektir, ancak lansmanda cevap bulamadığımız bir diğer konu ideal kullanım süresi. Telefonlarımız gibi hayatımızın içine entegre olacaksa uzun süreler kullanılabilir olması gerekir. Vision Pro'nun ise ideal kullanım süresiyle ilgili bir detay şu an için yer almıyor.

Her ne kadar iPhone'dan beri en devrimsel ürün demiş olsak da bir ürünü vazgeçilmez yapan şey aslında yazılım desteğidir. Apple'ın App Store'u, Google'ın Play Store'u gibi mağaza sayfaları milyonlarca uygulama ve oyuna ev sahipliği yapar. Çünkü hitap ettikleri kitle çok geniştir. Vision Pro ise 3500 dolarlık fiyatıyla sadece bizim için değil diğer ülkeler için de bir hayli pahalı. Haliyle bu teknolojiye erişen kişi, en azından başlangıçta daha sınırlı kalacak. Bu sebeple üçüncü taraf uygulama geliştiricileri bu pazara girmek istemeyebilir.

Apple Vision Pro, teknolojinin geldiği noktayı bize çok iyi gösteriyor, ancak kendi cebimizdeki telefonlar kadar da pratik olmayacaktır. Öncelikle kafamızda sürekli bu cihazlarla gezmemiz pek mümkün değil. Hem batarya süresinin kısa olması hem de çalınma gibi riskler nedeniyle dışarıda seyahat ederken bu cihazları kolay kolay kullanamayız. Elbette gözümüze bu kadar yakın ekranlar baş ağrısı gibi sağlık sorunlarına da neden olabilir.